Ana içeriğe atla

Yemek Sofrası ve Kadın Cinayetleri

 

Makroekonomi dersinin 4. haftası için “New Keynesian” konusunu çalışırken bir mola verdim. Ben ve annem evdeydik. En küçüğümüz olan erkek kardeşim de kısa bir tatilden dönüş yapmıştı ve acıkmıştı. Yemeği annem yapmıştı öncesinden. Ben de moladan istifade biraz hareket etmiş olmak için masasını hazırladım yemeğini doldurup önüne koydum. Sohbet ettik kardeşim yemeğini yiyene dek. Sağolsun güzel bi lokum paketi getirmişti 😊

Ben çay demlerken o da yemeğini bitirdi ve takımının lig maçını bilgisayarda izlemek için (bu yazıyı yazarken takımı yeniliyordu😊) hazırlıklarını yapıyordu.

Ve sonra ne oldu?

Bilgisayarını aldığı gibi salona geçti. Tabağını, bardağını, kaşığını öylece masada bırakıp gitti. Ki küçüklüklerinden bu yana ona da diğer erkek kardeşime de sofralarını toplamaları gerektiğini her zaman söyleriz ve çoğu zaman ikiletmeden görevlerini yerine getirirler. Annem de babam da beni ve kız kardeşimi bu konuda hep desteklemiştir.

Ancak;

Erkek kardeşimin sofrasını toplamadan salona geçmesi sonrası annemle aramızda geçen kısa diyaloğu (annemle Kürtçe konuşuyoruz, diyalogları Türkçeye çevirdim) günün anlam ve önemine binaen paylaşmak istedim siz değerli okuyucularımla.

-        Neden tabağını kaldırmadın? diye seslendim kardeşime.

-       Pardon! diyerek yanıt verdi.

Mırıldanmaya başladı o arada annem.

-        Anne yapma böyle! gelip kaldırmalı tabağını… ve o arada da topluyorum yavaştan masayı.

-        Bişey olmaz ne olcak! dedi.

-       Anne bunun normal bir görev olduğunu anlaması lazım artık. Ne demek bişey olmaz!

-        Sen evinde de bunu yapacaksın zaten! dedi.

Evet işte o anda “evlilik” kavramının kadınların zihinlerine hangi manada yerleştiği gerçeği ile bir kez daha karşılaştım.

-       Anne, ben ancak daha rahat bir hayat süreceğimi bilirsem evlenirim!

-        E o işi yapma bu işi yapma ne yapıcaksın peki? diye serzenişte bulundu.

-      Anne dedim. Ben bir kadın olarak ev işi yapmak zorunda değilim. Ha yapar mıyım evet yaparım ama istersem, ama karşımdaki de bana yardım edecekse, ama karşımdaki ev işlerinin ikimizin de görevi olduğunu biliyorsa, ama ev işi yapmadığımda ya da yapamadığımda karşımdaki bunu tartışma konusu yapmayacaksa yaparım seve seve.

-   Anne bak dinle! Bir erkeğin sofrasını ya da yatağını toplamasının, boşalan çayları doldurmasının, bulaşıkları makineye atmasının, ablaları olarak bana ve kız kardeşime ve en değerlisi olan sana yardım etmesinin normal bir şey olduğunu öğretiyoruz yıllardır. Ve bunun farkındalar çok şükür. Bunu başardık. Ama süreklilik haline gelmeli bu.

-    Yemek yedikten sonra salona geçip ayaklarını uzatıp çay beklemenin ileride ne denli yanlış sonuçlar doğuracağını bilmeli. Bilmek zorunda.

Bakınız her geçen yıl adeta gövde gösterisi haline gelen Kadın Cinayetleri. Bu cinayetleri işleyen erkek müsveddelerinin geçmişlerine, hayattan beklentilerine, kendilerini nerede gördüklerine bir bakalım isterseniz!!!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Aradan Geçen 3 Yılda Neler Yaşadım?

Merhabalar herkese, Uzun bir aradan sonra yeniden sizlerleyim. Burada olmayı özledim mi bilmiyorum ancak konuşmaktan çok yazmayı sevdiğimi fark ettim. Bildiğiniz üzere bir Youtube kanalı açtım. Gecikmiş bir karardı aslında daha öncesinde açmalıydım. Sonunda açıp ilk yayınlarımı da paylaştım. Ama itiraf etmeliyim ki şu an bu satırları yazarken aldığım keyif çok başka.  Kaynak: Resim, içeriğe uygun olarak ChatGPT tarafından üretildi.  En son 2022 yılının Haziran ayında burada paylaşım yapmışım. Neredeyse 3 yıl sonra bir anda bu blog sayfamın linkini görüp tıkladım ve hiç düşünmeden bu satırları yazmaya başladım. Bu süreçte aile şirketinde çalıştım. Özel sektör olduğu için miydi, Merter'in kalabalığı mıydı yoksa tekstil sektöründe olmamam gerektiği miydi bilmiyorum ama bu işin bana göre olmadığına kesin karar verip ayrıldım. O süreçte Kadir Has Üniversitesi'nde Enerji ve Sürdürülebilir Kalkınma bölümünde ikinci yüksek lisansıma başladım. Tezimi de yazdım hatta bir kez savunmaya d...

Cari İşlemler Hesabı Açıklandı!

Peki Cari İşlemler Hesabı ile Dış Ticaret Açığı Arasındaki Fark Nedir? Şubat 2025'te Türkiye ekonomisine dair TCMB tarafından açıklanan ödemeler dengesi verileri üzerine dış ticaret ve cari işlemler dengesi arasındaki farkı açıklamak istedim. Türkiye'nin cari işlemler hesabı bu dönemde 4.4 milyar ABD doları açık verirken, ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret açığı ise 5.7 milyar ABD doları olarak kaydedildi.  Ödemeler Dengesi İstatistikleri, Şubat 2025 Peki bu iki önemli kavram arasında nasıl bir fark var? 📌 Cari İşlemler Hesabı Neleri Kapsar? Cari işlemler hesabı, bir ülkenin dış dünya ile yaptığı ekonomik işlemlerin en önemli kalemlerinden biridir. Dört temel unsurdan oluşur: Mal Ticareti (ihracat ve ithalat) Hizmetler Dengesi (turizm, taşımacılık, sigorta vb.) Birincil Gelir Dengesi (yatırım gelirleri, işçi dövizleri, kâr transferleri) İkincil Gelir Dengesi (hibe, bağış, yardım ve transferler) Bu dört kalemden elde edilen gelir ve gider farkları toplamı,...

2024: Türkiye ve Dünya Enerji Sektörüne Genel Bakış

2024 yılı hem fosil hem de yenilenebilir enerji kaynaklarının yılı oldu.  Türkiye’de Hem Fosil Hem de Yenilenebilir Kaynak Üretimi Hızla Yükseliyor! Türkiye, enerji üretiminde yalnızca yenilenebilirde değil, hidrokarbonlarda da yatırımlara hız verdi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Şırnak Gabar'da günlük petrol üretiminin 61 bin varile çıktığını açıkladı. Karadeniz’deki Sakarya Gaz Sahası’ndan da günlük doğalgaz üretimi devam ediyor.  Bakü'de düzenlenen COP29’da ise Türkiye, açıkladığı enerji dönüşüm hedeflerine göre; - 2035 yılına kadar güneş ve rüzgâr enerjisinde kurulu gücünü 120 bin megavata (mevcut durum 30 bin MW) çıkarma, - Bu kurulum için 80 milyar dolar yatırım yapma,  - Enerji verimliliğinin artırılarak 2030’a kadar yüzde 16 oranında tasarruf sağlama. Öte yandan bakanlık tarafından açıklanan Yenilenebilir Enerji 2035 Yol Haritası doğrultusunda, enerji yatırım süreçlerinde bürokratik engellerin azalacağı (izin süreçlerinin 48 aydan 24 a...