Ana içeriğe atla

Benzin Ve Dizel Araçlar Hakkında Tüm Bildiklerimizi Unutalım



Katıldığım bir programda elektrikli araçlar hakkında ufkumu açan ve sizlerle de paylaşmam gerek dediğim bilgiler edindim. Enerji, son 6 yıldır ilgi duyduğum bir alan. Son dönemlerde de özellikle elektrikli araçlar konusuna farklı bir ilgim oluştu. Bir yatırım yapacağımdan veya araç satın alacağımdan değil tabi ki. Ancak ülke olarak fosil yakıtlara bu kadar bağımlı haldeyken yenilenebilir enerjiden üretilecek elektrikten ve bu vesile ile üretilecek elektrikli araçların ülke ekonomisine katkısının yabana atılır bir konu olmadığını düşünüyorum. Bunun yanında Türkiye’de şuan kullanılan tüm içten yanmalı araçlarda birer sim kart bulunduğunu ve herhangi bir araç üreticisi ülke ile yaşanabilecek muhtemel sorunlar sonrasında araçların devre dışı bırakılabileceğini öğrenmem, konu hakkında yazma isteğimi daha da artırdı. Bu vesile ile katıldığım toplantıdan ve yaptığım küçük çaplı bir araştırma sonrasında elektrikli araçlar hakkında herkesin aklında kalabilecek bilgilere bir göz atalım.
Tesla öncülüğünde Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve pil üretiminde piyasa hakimiyetini elinde bulunduran Çin; elektrikli araç üretiminde iki süper güç olarak karşımıza çıkmış bulunuyor.
Araçlarının maliyetini düşürmeye çalışan Tesla, tanıtımını yaptığı son modelde (Model 3) araç fiyatlarını daha da düşürmeye çalışıyorken yapılan son açıklamada fiyatları artıracağını açıkladı. Buna sebep olarak da maliyetleri düşürmek için kapatılan mağazaların görünürlüğü azalttığı için tekrar açılmasına karar verilmesi.[1] Bu modeli özel kılan, saatte 1000 mil (1600 km) şarj edebiliyor olması. Daha açık ifade etmek gerekirse Tesla 5 dakika içinde 120 km şarj olabilen aracını çok yakın zamanda tanıttı. Burada Tesla’yı diğer elektrikli araç markalarından ayıran ise firmanın bu hızda şarj olabilen pillere sahip olabilmesidir.
Türkiye piyasasına içten yanmalı araçları ile hâkim olan Avrupa’da ise Norveç, Almanya ve Fransa elektrikli araç yatırımlarında önde gelen ülkeler arasında geliyor. Örneğin Volkswagen, 2028 yılına kadar 22 milyon elektrikli araç (70 farklı model) üreteceğini duyurdu. 2018 yılında bu rakamın 40 bin olduğu düşünüldüğünde çok iyi bir rakam aslında ancak ABD ve aşağıda değineceğim Çin’i düşündüğümüzde açıklanan rakamın yetersiz kaldığı açıkça görülebilir.[2] Öte yandan Porsche ailesinden gelen Mark Zero adlı elektrikli araç yaklaşık 5 dakikada yüzde 80 şarj olabilen bataryasıyla aracının tanıtımını yaptı. Yani bir bardak çay içene kadar aracın neredeyse tam şarj olabilme özelliği Tesla ve rakiplerine bir gözdağı olarak okunabilir.[3]
ÇİN ETKİSİ
Batarya üretimine ve dolayısı ile miktarsal bazda elektrikli araç piyasasına hâkim olan Çin’i ayrı bir başlıkta ele almak farz oldu. 1,4 milyar nüfusa sahip olan ülkede hava kirliliğinden maske olmadan dolaşmanın neredeyse mümkün olmadığını internetten görüyor, oraya gidenlerden duyuyoruz. Bunu önlemek adına ülke yönetimi sıfır emisyonlu elektrikli araçlara yönelik önemli teşvik politikaları uyguluyor.
Bloomberg New Energy Finance’in (BNEF) elektrikli araç piyasasında yaşanan son gelişmeleri göstermek için yayımladığı son raporunda[4] Çin’e ait bilgiler paylaşılmaya değer. Raporda içten yanmalı araçların yani benzin ve mazotla çalışan araç üretiminin 2040 yılına kadar azalarak artacağı ancak bu yıldan sonra azalmaya başlayacağı belirtilmiş. Özellikle 2040 yılına vurgu yapılan raporda;
  • Elektrikli araçlarda kullanılan pil (battery pack) maliyeti 2010 yılında 1160$/kWh iken bu rakam 2017 yılında yüzde 84,8’lik düşüşle 176$/kWh olarak gerçekleşmiş.[5] Maliyetlerde müthiş bir azalma söz konusu.
  • 2040 yılında Çin yolcularının yüzde 60’ının elektrikli araç kullanacağı ve bu tarihte 200 milyon aracın yollarda olacağı tahmin ediliyor (Yeni markalar: BYD, BAIC, Roewe, Chery).
  • Dünyada ise 2040 yılında küresel araç filosunun yüzde 33’ünü (559 milyon araç) elektrikli araçların oluşturacağı ve yeni araç satışlarının yüzde 55’inin elektrikli araçlardan oluşacağı tahmin ediliyor.

Tüm bu güzellemelerle birlikte elektrikli araç piyasasının bu sektörde istihdam ettiği kişi sayısını yaklaşık yüzde 30 oranında azaltabileceği ihtimalini de gözden kaçırmamak lazım.

Türkiye olarak ne yapabilirize bakacak olursak, yüzümüzü güneşe dönmenin tam zamanı olduğunu görebiliriz. Mesela 1 megawatt güneş santrali yatırımı için önümüzdeki 3-4 yıl içinde 50 bin doların yeterli olabileceği söyleniyor (Dünya genelinde güneş enerjisi kurulu gücü 2018 yılında 104.1 GW olarak açıklandı).[6] Ve yatırım maliyetinin 50 bin doların altına inmesi durumunda 7/24 güneş santrali yatırımının yapılabilmesi mümkün hale geliyor. Güneşten sağlayacağımız elektrikle içten yanmalı araçlara ve dolayısıyla benzin ve mazota bağımlılığımız azalacaktır.
Bu bağlamda güneş panelleri le ilgili öğrendiğim aşağıdaki bilgi ile yazımı sonlandırayım;

Solar panellerini televizyonların tam tersi olarak düşünebiliriz. TV’ler elektriği alıp ışığı verirken, solar paneller ışığı alıp elektriği veriyorlar.”




[1]“Tesla fiyatlarını arttırmaya karar verdi”, https://tele1.com.tr/tesla-fiyatlarini-arttirmaya-karar-verdi-39542/
[2] “Volkswagen elektrikte hedef büyüttü: 70 yeni model, 22 milyon araç”, Euronews, https://tr.euronews.com/2019/03/12/volkswagen-elektrikte-hedef-buyuttu-70-yeni-model-22-milyon-arac
[3] https://www.yerelbt.com/elektrikli-arac-piyasasi-kizisti/
[4] “Electrical Vehicles”, BNEF, https://bnef.turtl.co/story/evo2018?teaser=true
[5] “A Behind the Scenes Take on Lithium-ion Battery Prices”, March 5, 2019, BNEF, https://about.bnef.com/blog/behind-scenes-take-lithium-ion-battery-prices/?sf99803286=1
[6] SolarPower Europe

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Aradan Geçen 3 Yılda Neler Yaşadım?

Merhabalar herkese, Uzun bir aradan sonra yeniden sizlerleyim. Burada olmayı özledim mi bilmiyorum ancak konuşmaktan çok yazmayı sevdiğimi fark ettim. Bildiğiniz üzere bir Youtube kanalı açtım. Gecikmiş bir karardı aslında daha öncesinde açmalıydım. Sonunda açıp ilk yayınlarımı da paylaştım. Ama itiraf etmeliyim ki şu an bu satırları yazarken aldığım keyif çok başka.  Kaynak: Resim, içeriğe uygun olarak ChatGPT tarafından üretildi.  En son 2022 yılının Haziran ayında burada paylaşım yapmışım. Neredeyse 3 yıl sonra bir anda bu blog sayfamın linkini görüp tıkladım ve hiç düşünmeden bu satırları yazmaya başladım. Bu süreçte aile şirketinde çalıştım. Özel sektör olduğu için miydi, Merter'in kalabalığı mıydı yoksa tekstil sektöründe olmamam gerektiği miydi bilmiyorum ama bu işin bana göre olmadığına kesin karar verip ayrıldım. O süreçte Kadir Has Üniversitesi'nde Enerji ve Sürdürülebilir Kalkınma bölümünde ikinci yüksek lisansıma başladım. Tezimi de yazdım hatta bir kez savunmaya d...

2024: Türkiye ve Dünya Enerji Sektörüne Genel Bakış

2024 yılı hem fosil hem de yenilenebilir enerji kaynaklarının yılı oldu.  Türkiye’de Hem Fosil Hem de Yenilenebilir Kaynak Üretimi Hızla Yükseliyor! Türkiye, enerji üretiminde yalnızca yenilenebilirde değil, hidrokarbonlarda da yatırımlara hız verdi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Şırnak Gabar'da günlük petrol üretiminin 61 bin varile çıktığını açıkladı. Karadeniz’deki Sakarya Gaz Sahası’ndan da günlük doğalgaz üretimi devam ediyor.  Bakü'de düzenlenen COP29’da ise Türkiye, açıkladığı enerji dönüşüm hedeflerine göre; - 2035 yılına kadar güneş ve rüzgâr enerjisinde kurulu gücünü 120 bin megavata (mevcut durum 30 bin MW) çıkarma, - Bu kurulum için 80 milyar dolar yatırım yapma,  - Enerji verimliliğinin artırılarak 2030’a kadar yüzde 16 oranında tasarruf sağlama. Öte yandan bakanlık tarafından açıklanan Yenilenebilir Enerji 2035 Yol Haritası doğrultusunda, enerji yatırım süreçlerinde bürokratik engellerin azalacağı (izin süreçlerinin 48 aydan 24 a...

Cari İşlemler Hesabı Açıklandı!

Peki Cari İşlemler Hesabı ile Dış Ticaret Açığı Arasındaki Fark Nedir? Şubat 2025'te Türkiye ekonomisine dair TCMB tarafından açıklanan ödemeler dengesi verileri üzerine dış ticaret ve cari işlemler dengesi arasındaki farkı açıklamak istedim. Türkiye'nin cari işlemler hesabı bu dönemde 4.4 milyar ABD doları açık verirken, ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret açığı ise 5.7 milyar ABD doları olarak kaydedildi.  Ödemeler Dengesi İstatistikleri, Şubat 2025 Peki bu iki önemli kavram arasında nasıl bir fark var? 📌 Cari İşlemler Hesabı Neleri Kapsar? Cari işlemler hesabı, bir ülkenin dış dünya ile yaptığı ekonomik işlemlerin en önemli kalemlerinden biridir. Dört temel unsurdan oluşur: Mal Ticareti (ihracat ve ithalat) Hizmetler Dengesi (turizm, taşımacılık, sigorta vb.) Birincil Gelir Dengesi (yatırım gelirleri, işçi dövizleri, kâr transferleri) İkincil Gelir Dengesi (hibe, bağış, yardım ve transferler) Bu dört kalemden elde edilen gelir ve gider farkları toplamı,...